21 Aralık 2008 Pazar

Marcion - Sinoplu Marcion'un Gnostik Teolojisi

Marcion, erken dönem Hıristiyanlık tarihinde dikkati çeken önemli şahsiyetlerden birisidir. Erken dönem Hıristiyanlık tarihi açısından onun önemi iki yönden ele alınabilir. Öncelikle o, Hıristiyan cemaati içerisinde filizlenen ve ana cemaat tarafından heresi olarak değerlendirilen farklı bir teolojik akımın temsilcisidir. İkinci olarak ise Marcion, Hıristiyanlığın ilk dönemlerine ait çeşitli Gnostik hareketlere paralel düşünceleriyle Gnostisizm ve erken dönem Hıristiyanlığı tartışmalarında önemli rol oynayan bir şahsiyettir.

Farklı düşünceleri nedeniyle ana cemaatle ilişkisi kesilen ve bunun üzerine kendi cemaatini kurmak durumunda kalan Marcion, talebeleri ve taraftarlarının da yardımıyla Roma İmparatorluğunun çeşitli bölgelerinde yürüttüğü misyon faaliyetleri neticesinde oldukça başarılı olmuştur. Marcion'un çağdaşı olan ya da ondan hemen sonraki dönemlerde yaşayan Hıristiyan apolojistlerin Marcion ve Marcionculuğa ilişkin verdikleri bilgilere bakılırsa, bu Sinoplu heretiğin başını çektiği ayrılık hareketinin Hıristiyanlık tarihinin erken dönemlerinde ne kadar etkin olduğu daha iyi anlaşılır. Örneğin, Marcion'un çağdaşı olan kilise babası Justin Martyr (y. 110-165), yaklaşık 150 civarında yazdığı ilk Apology'sinde Marcion'un fikirlerinin nasıl hızla yayıldığına dikkat çeker ve Marcion'un birçok kişiyi saptırdığını vurgular.[1] Ayrıca Justin, "söylediklerinde hiçbir delile sahip olmadığı halde çoğu kişinin Marcion'a inanmalarına, buna karşın kendilerine (Justin ve etrafındakilere) ise gülüp geçmelerine" hayret eder.[2]

Marcion'un yönlendirdiği bu hareketin, ikinci yüzyıl sonu ile üçüncü yüzyılda Roma merkezli Hıristiyanlığın en büyük muhalifi konumundaki bir hareket olduğu anlaşılmaktadır. Örneğin ikinci yüzyılın ünlü Hıristiyanlık eleştirmeni/muhalifi Celsus, yaşadığı döneme ilişkin tanıdığı iki büyük Hıristiyanlık ekolünden birisi olarak Marcionculuğu gösterir.[3] Ünlü kilise babası Tertullian (y. 150-223/225) ise kendi zamanında Marcionculuğun “bütün dünyayı kapladığından” söz etmektedir.[4] Bütün bunlardan hareketle Marcion ve hareketinin Hıristiyanlık tarihinde ortaya çıkan en önemli ve etkin heretik akımlardan birisi (belki de ilki) olduğunu söyleyebiliriz. Ancak bu çalışma, bir heretik Marcion'u ya da Marcionculuğun heresisini konu edinmemektedir. Bu çalışmada biz, Marcion'un erken dönem Hıristiyanlık tarihi açısından bir başka önemli yönü, onun Gnostik çerçevedeki düşünceleri üzerinde yoğunlaşacağız.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder